II. Pantheon
III. Pantheon’un Mimarisi
IV. Pantheon’un Dekorasyonu
V. Pantheon ve Roma dini
VI. Pantheon ve Hıristiyanlık
VII. Pantheon ve çağdaş kültür
VIII. Gezinsel bir albeni merkezi olarak Pantheon
IX. Pantheon’un korunması ve restorasyonu
Merak edilenler
Antik sanat | Klasik sanat |
---|---|
Antik Yunan ve Roma sanatı gerçekçilik, bakışım ve ayrıntılara yayınlanan özenle karakterize edilir. | Klasik sanat, Antik Yunan ve Roma’da ortaya çıkan ve ondan sonra öteki kültürler tarafınca da benimsenen bir sanat tarzıdır. |
Antik sanatta tanrılar ve tanrıçalar, kahramanlar ve kahraman hanımefendiler ve günlük hayat tasvir ediliyordu. | Klasik sanat, dini temaları, mitolojik öyküleri ve zamanı vakaları tasvir etmek için kullanılmıştır. |
Pantheon, MS 2. yüzyılda inşa edilmiş Roma’da bulunan bir tapınaktır. | Pantheon, antik Roma’nın bütün tanrılarına adanmış bir tapınaktır. |
Roma sanatında insanların ve hayvanların realist tasvirlerinin yanı sıra mimari ve görünüm öğeleri de yer alır. | Roma sanatı görüş açısı, ışık-gölge ve öteki organik tekniklerin kullanımıyla karakterize edilir. |
II. Pantheon
Pantheon, MS 2. yüzyılda inşa edilen İtalya’nın Roma kentindeki bir tapınaktır. Dünyanın en iyi korunmuş antik yapılarından biridir. Pantheon başlarda Antik Roma’nın bütün tanrılarına adanmıştı, sadece ondan sonra bir Hristiyan kilisesine dönüştürüldü. Pantheon, büyük bir kubbeye haiz dairesel bir yapıdır. Kubbe, hayattaki en büyük güçlendirilmemiş beton kubbedir. Pantheon ek olarak kubbenin ortasındaki büyük bir sarahat olan oculus’uyla da ünlüdür. Oculus, ışığın Pantheon’a girmesini sağlar ve trajik bir tesir yaratır.
III. Pantheon’un Mimarisi
Pantheon, MS 2. yüzyılda inşa edilmiş bir Roma tapınağıdır. İtalya’nın Roma kentinde yer alır ve dünyanın en iyi korunmuş antik yapılarından biridir. Pantheon, ön tarafında sekiz Korint sütunundan oluşan bir portikoya haiz dairesel bir yapıdır. Pantheon’un iç bölümü, tavanında bir oculus (dairesel bir sarahat) bulunan büyük, kubbeli bir alandır. Pantheon, Roma mimarisinin bir şaheseridir ve dünyanın en mühim yapılarından biri olarak kabul edilir.
IV. Pantheon’un Dekorasyonu
Pantheon’un iç bölümü bir takım kabartma ve heykel ile dekore edilmiştir. Bunlardan en göze çarpanı, apsisin ortasında bulunan tanrıça Roma heykelidir. Roma, oturan bir figür olarak tasvir edilmiştir, miğfer ve uzun bir cübbe giymiştir. Sağ elinde bir mızrak, sol elinde bir kalkan tutmaktadır. Kalkan, Roma’nın efsanevi kurucuları olan Romulus ve Remus’u emziren bir kurdun görüntüsü ile dekore edilmiştir.
Pantheon’daki öteki mühim heykeller içinde tanrıların kralı Jüpiter’in bir heykeli ve bilgelik tanrıçası Minerva’nın bir heykeli yer alır. Ek olarak Roma mitolojisi ve tarihinden sahneleri tasvir eden bir takım kabartma da vardır.
Pantheon’un iç bölümü da bir takım mozaikle süslenmiştir. Bunlardan en ünlüsü, gökyüzünü yıldızlarla tasvir eden kubbedeki mozaiktir. Mozaik, binlerce renkli cam parçasından kaynaklanır ve hayattaki en güzel ve karmaşa mozaiklerden biridir.
Pantheon’un dekorasyonu Roma İmparatorluğu’nun sanat içerikli ve kültürel başarılarının bir kanıtıdır. Roma mimarisi ve heykelciliğinin bir şaheseridir ve antik sanatın hayatta kalan en mühim örneklerinden biridir.
V. Pantheon ve Roma dini
Pantheon, antik Roma’da mühim bir dini yapıydı. Roma panteonunun bütün tanrılarına adanmıştı ve insanların tapınmak ve yakarış etmek için gidebilecekleri bir yerdi. Pantheon ek olarak Roma İmparatorluğu’nun gücünün ve ihtişamının bir simgesiydi.
Pantheon, MS 2. yüzyılda, imparator Hadrian döneminde inşa edilmiştir. Roma’daki en iyi korunmuş antik yapılardan biridir ve bugün hala kilise olarak kullanılmaktadır. Pantheon, büyük bir kubbeye haiz dairesel bir yapıdır ve hayattaki en büyük güçlendirilmemiş beton kubbelerden biridir. Kubbe, bir takım büyük beton kaburga tarafınca desteklenir ve bir takım sandıkla dekore edilmiştir.
Pantheon’un iç bölümü fazlaca etkisi altına alan. Kubbe o denli yüksek ki sanki gökyüzüne aleni benzer biçimde görünüyor ve oculus’tan giren fer trajik bir tesir yaratıyor. Pantheon’un duvarları bir zamanlar tanrıların heykellerini barındıran bir takım nişle dekore edilmiş. Pantheon güzel ve hayranlık uyandıran bir yapı ve antik Roma’nın enerjisini ve ihtişamını hatırlatıyor.
VI. Pantheon ve Roma dini
Pantheon, Roma dini hayatının merkezi bir parçasıydı. Bütün tanrıların tapınağıydı ve Romalıların tapınmak ve yakarış etmek için gelebileceği bir yerdi. Pantheon ek olarak Saturnalia festivalinin kutlanması benzer biçimde mühim dini törenlerin yapıldığı bir yerdi.
Pantheon, muhteşem ve hayranlık uyandıran bir bina olarak tasarlanmıştı. Büyük kubbesi, yüzyıllar süresince dünyanın en büyük takviyesiz beton kubbesiydi. Pantheon’un iç bölümü da mermer, mozaik ve heykellerle varlıklı bir halde dekore edilmişti. Bütün bu unsurlar bir araya gelmiş olarak hem güzel bununla beraber mukaddes bir alan yaratmıştı.
Pantheon, Roma gücünün ve prestijinin bir simgesiydi. Roma halkına imparatorluklarının ve tanrılarının büyüklüğünü hatırlatan bir şeydi. Pantheon ek olarak Romalıların refah ve sükunet bulmak için gelebilecekleri bir yerdi. Günlük yaşamın koşuşturmacasından kaçıp tanrısal olanla irtibat kurabilecekleri bir yerdi.
Pantheon, Roma İmparatorluğu’nun çöküşünden sonrasında yakarma yeri olarak kullanılmaya devam etti. Nihayetinde bir Hristiyan kilisesine dönüştürüldü ve bugün hala yakarma yeri olarak kullanılıyor. Pantheon, Roma’nın varlıklı dini tarihinin bir hatırlatıcısı ve mimarinin hayranlık ve şaşkınlık uyandırma gücünün bir kanıtıdır.
VII. Pantheon ve çağdaş kültür
Pantheon, yüzyıllardır sanatçılar, yazarlar ve mimarlar için bir esin kaynağı olmuştur. Resimlerde, heykellerde ve edebiyatta tasvir edilmiş ve dünyanın dört bir tarafındaki binalar için bir model olarak kullanılmıştır. Pantheon’un en meşhur tasvirlerinden bazıları şunlardır:
- Giovanni Paolo Panini’nin (1711-1765) “Panteon” isminde tablosu
- Auguste Rodin’in (1840-1917) “Panteon” heykeli
- Percy Bysshe Shelley’nin (1792-1822) “Pantheon” şiiri
- Ken Follett’in “Dünyanın Sütunları” isminde romanı (1989)
- “Da Vinci Şifresi” (2006) filmi
Pantheon hem de dünyanın dört bir tarafındaki binalar için bir model olarak kullanılmıştır, bunlar içinde şunlar yer alır:
- Washington, DC’deki ABD Birleşik Devletleri Kurultay Binası
- Fransa, Paris’teki Panthéon
- Londra, İngiltere’deki British Museum
- Washington, DC’deki Milli Sanat Galerisi
- Washington, DC’deki Kurultay Kütüphanesi
Pantheon, dünyanın dört bir tarafındaki insanoğlu için bir esin kaynağı olmaya devam ediyor ve güzelliği ve sembolizmi onu dünyanın en ikonik yapılarından biri haline getirdi.
Gezinsel bir albeni merkezi olarak Pantheon
Pantheon, Roma’nın en popüler gezinsel yerlerinden biridir. Her sene milyonlarca insan tarafınca ziyaret edilir ve mimarisini, tarihini ve dini önemini hayranlıkla izlerler.
Pantheon, Roma’nın merkezindeki Piazza della Rotonda’da yer verilmiştir. Toplu nakliyat ile kolayca ulaşılabilir ve yakınlarda fazlaca sayıda otel ve restoran bulunmaktadır.
Pantheon halka ücretsiz bir şekilde açıktır ve ziyaretçiler binanın içini kendi hızlarında keşfedebilirler. Rehberli turlar yoktur, sadece ziyaretçilerin Pantheon ile alakalı daha çok data edinmelerine destek olacak birçok data paneli ve broşür mevcuttur.
Pantheon hakkaten etkisi altına alan bir yapıdır ve antik tarihe, mimariye ya da dine alaka duyan her insanın ziyaret etmeye kıymet.
Pantheon seneler süresince bir takım koruma ve restorasyon projesinden geçti. 2016’da tamamlanan son olarak proje, Pantheon’un iç kısmının temizlenmesi ve restore edilmesini içeriyordu. Proje ek olarak bir takım çirkin iskelenin kaldırılmasını ve yeni aydınlatmaların yerleştirilmesini de içeriyordu.
Pantheon çok büyük bir zamanı anıttır ve gelecek nesiller için müsait halde korunması elzemdir. Seneler süresince yürütülen koruma ve restorasyon projeleri, Pantheon’un gelecek yıllarda da ayakta kalmasını sağlamaya destek olmuştur.
S: Roma sanatında en sık tasvir edilen allah ve tanrıçalar hangileridir?
A: Roma sanatında tasvir edilen en yaygın allah ve tanrıçalar içinde Jüpiter, Juno, Mars, Venüs, Minerva, Apollon, Diana ve Baküs yer alır.
S: Roma sanatında allah ve tanrıçaların tasvir edilmesinin değişik yolları nedir?
A: Tanrılar ve tanrıçalar Roma sanatında heykeller, kabartmalar, resimler ve mozaikler benzer biçimde muhtelif şekillerde tasvir edilmiştir. Çoğu zaman geleneksel rollerinde tasvir edilmişlerdir, sözgelişi Jüpiter tanrıların kralı, Juno tanrıların kraliçesi ve Mars harp tanrısı olarak. Sadece, Venüs güzel bir karı ya da Baküs sarhoş bir eğlence düşkünü olarak daha yaratıcı ve şahsi şekillerde de tasvir edilmişlerdir.
S: Roma sanatında allah ve tanrıça tasvirlerinin peşindeki sembolizm nelerdir?
Roma sanatında allah ve tanrıça tasvirlerinin peşindeki sembolizm karmaşa ve çeşitlidir. Birtakım durumlarda sembolizm basittir, sözgelişi Jüpiter’in hava üstündeki enerjisini temsil etmek için bir şimşekle tasvir edilmesi benzer biçimde. Öteki durumlarda sembolizm daha karmaşıktır ve daha çok yorum gerektirebilir, sözgelişi Venüs’ün güzelliğini temsil etmek için bir aynayla ya da Baküs’ün şarap sevgisini temsil etmek için bir şarap kadehiyle tasvir edilmesi benzer biçimde.
0 Yorum